Press Release Regarding the International Tender for Off-shore Hydrocarbon Exploration and Exploitation Opened by the Greek Cypriot Administration
GKRY'nin Açtığı İkinci Uluslararası Hidrokarbon Arama İhalesi Hk.
It is understood from the press reports that 15 international companies/consortiums, most of which are medium sized, ignoring the rights of the Turkish Cypriots have bidden for the second round of international tender for off-shore hydrocarbon exploration and exploitation opened by the Greek Cypriot Administration (GCA).
Basında çıkan haberlerden, GKRY’nin Kıbrıs Türklerinin haklarını görmezden gelerek açtığı ikinci petrol/doğal gaz arama/çıkarma ihalesine çoğu orta büyüklükte 15 uluslararası petrol şirketinin/konsorsiyumunun başvurduğu anlaşılmaktadır.
As it will be recalled, our Ministry made a comprehensive press statement on 15 February 2012 regarding this tender.
Hatırlanacağı üzere Bakanlığımız sözkonusu ihale hakkında 15 Şubat 2012 tarihinde kapsamlı bir basın açıklaması yapmıştı.
We fully maintain our views expressed in this statement. As it was already mentioned in this statement, the Turkish Cypriots, like the Greek Cypriots, have equal and inherent rights over the natural resources located on the whole continental shelf of the Island. Disregarding this reality is not acceptable both to Turkey and TRNC.
Bu açıklamada yer alan görüşlerimizi aynen muhafaza ediyoruz. Bu açıklamamızda da belirttiğimiz üzere, Kıbrıs Türklerinin, Kıbrıs Rumları gibi, Adanın kıta sahanlığının tamamındaki doğal kaynaklar üzerinde eşit ve ayrılmaz hakları vardır. Bu gerçeğin gözardı edilmesi Türkiye ve KKTC için kabul edilemez bir durumdur.
The two peoples of the Island should jointly decide on how to use the off-shore natural gas and oil resources. TRNC President Eroğlu’s proposal made on 24 September 2011 to this end is still valid and on the table.
Adadaki iki halk denizdeki doğal gaz ve petrol kaynaklarının nasıl kullanılacağına birlikte karar vermelidirler. KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Eroğlu’nun 24 Eylül 2011 tarihinde yaptığı bu yöndeki öneri geçerliliğini hala korumaktadır.
Unilateral steps contrary to this approach will only lead to tension. Turkey will continue to take all measures to protect the Turkish Cypriots’ rights and interests. In this framework, Turkey strongly supports the statement made by Mr. Hüseyin Özgürgün the Foreign Minister of TRNC on 17 May 2012.
Bu yaklaşım hilafına tek yanlı adımlar atılması, ancak gerginlik ortamı yaratacaktır. Ülkemiz Kıbrıs Türklerinin hak ve menfaatlerini korumak için her türlü tedbiri almaya devam edecektir. Bu çerçevede ülkemiz KKTC Dışişleri Bakanlığı tarafından 17 Mayıs 2012 tarihinde yapılan açıklamayı kuvvetle desteklemektedir.
Certain parts of the maritime areas in the west of the Island included in the so-called tender opened by GCA overlap with Turkey’s continental shelf in the Mediterranean Sea. Turkey, as was already declared before, will not allow any activity over these areas.
GKRY’nin açtığı sözde ihaleye konu olan deniz alanlarının Ada’nın batısındaki bir bölümü Türkiye’nin Akdeniz’deki kıta sahanlığı alanı ile çakışmaktadır. Türkiye evvelce açıkladığı gibi, bu alanlarda hiçbir faaliyete müsaade etmeyecektir.
On the other hand, most of the maritime areas in the south of the Island included in this so-called tender overlap with the licence areas given to the TPAO by TRNC.
Sözde ihaleye konu olan deniz alanlarının Ada’nın güneyindeki büyük bölümü ise KKTC’nin TPAO şirketine verdiği ruhsat sahaları ile çakışmaktadır.
Any activity of international oil companies in these areas in future would bring them into confrontation with TRNC and TPAO and caused undesired tension. Turkey, as was already declared before, acting upon its responsibilities as a motherland and a guarantor power, will give every support to TRNC.
Uluslararası petrol şirketlerinin bu alanlarda ileride faaliyette bulunmaları, KKTC ve TPAO ile karşı karşıya gelmelerine ve arzu edilmeyen gerginliklerin ortaya çıkmasına sebep olabilecektir. Türkiye bu durumda evvelce açıkladığı gibi anavatan ve garantör ülke sorumluluğu içinde, KKTC’ye her türlü desteği verecektir.
Hence, it goes without saying that any activity of international oil companies in these areas will definitely lead to new problems.
Dolayısıyla uluslararası petrol şirketlerinin tüm bu ihtilaflı sahalarda faaliyette bulunmalarının yaratacağı sakıncalar izahtan varestedir.
Therefore, like TRNC, Turkey also urges the countries concerned and the relevant oil companies to act with common sense and particularly refrain from any activity in these areas which are disputed especially due to the Cyprus issue, and withdraw from the said tender.
Bu nedenle KKTC gibi biz de ilgili ülkeler ve petrol şirketlerini sağduyulu hareket etmeye ve özellikle Kıbrıs meselesi bakımından ihtilaflı olan bu deniz alanlarında faaliyet göstermemeye ve bahsekonu ihaleden çekilmeye davet ediyoruz.
In spite of all our warnings, in case these companies enter into cooperation with the GCA in the field of natural gas, ignoring the rights of the Turkish Cypriots, this will lead to a tension in the region and the responsibility will rest upon these companies.
Bu uyarılarımıza rağmen sözkonusu şirketlerin Kıbrıs Türklerinin haklarını yok sayarak GKRY ile doğal gaz konusunda işbirliğine girmeleri bölgede gerginliğin ortaya çıkmasına sebebiyet verecek ve bunun sorumluluğu da sözkonusu şirketlerde olacaktır.
Moreover, as it was stated by our Prime Minister, those companies cooperating with GCA will in no way be allowed to take part in Turkey’s future energy projects.
Diğer taraftan, Sayın Başbakanımızın da evvelce ifade ettikleri üzere, GKRY ile işbirliği yapacak şirketlerin gelecekte Türkiye’de enerji projelerine dahil edilmesi sözkonusu olmayacaktır.
Our views are also brought to the attention of the relevant countries through diplomatic channels.
Basında çıkan haberlerden, GKRY’nin Kıbrıs Türklerinin haklarını görmezden gelerek açtığı ikinci petrol/doğal gaz arama/çıkarma ihalesine çoğu orta büyüklükte 15 uluslararası petrol şirketinin/konsorsiyumunun başvurduğu anlaşılmaktadır.
As it will be recalled, our Ministry made a comprehensive press statement on 15 February 2012 regarding this tender.
Hatırlanacağı üzere Bakanlığımız sözkonusu ihale hakkında 15 Şubat 2012 tarihinde kapsamlı bir basın açıklaması yapmıştı.
We fully maintain our views expressed in this statement. As it was already mentioned in this statement, the Turkish Cypriots, like the Greek Cypriots, have equal and inherent rights over the natural resources located on the whole continental shelf of the Island. Disregarding this reality is not acceptable both to Turkey and TRNC.
Bu açıklamada yer alan görüşlerimizi aynen muhafaza ediyoruz. Bu açıklamamızda da belirttiğimiz üzere, Kıbrıs Türklerinin, Kıbrıs Rumları gibi, Adanın kıta sahanlığının tamamındaki doğal kaynaklar üzerinde eşit ve ayrılmaz hakları vardır. Bu gerçeğin gözardı edilmesi Türkiye ve KKTC için kabul edilemez bir durumdur.
The two peoples of the Island should jointly decide on how to use the off-shore natural gas and oil resources. TRNC President Eroğlu’s proposal made on 24 September 2011 to this end is still valid and on the table.
Adadaki iki halk denizdeki doğal gaz ve petrol kaynaklarının nasıl kullanılacağına birlikte karar vermelidirler. KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Eroğlu’nun 24 Eylül 2011 tarihinde yaptığı bu yöndeki öneri geçerliliğini hala korumaktadır.
Unilateral steps contrary to this approach will only lead to tension. Turkey will continue to take all measures to protect the Turkish Cypriots’ rights and interests. In this framework, Turkey strongly supports the statement made by Mr. Hüseyin Özgürgün the Foreign Minister of TRNC on 17 May 2012.
Bu yaklaşım hilafına tek yanlı adımlar atılması, ancak gerginlik ortamı yaratacaktır. Ülkemiz Kıbrıs Türklerinin hak ve menfaatlerini korumak için her türlü tedbiri almaya devam edecektir. Bu çerçevede ülkemiz KKTC Dışişleri Bakanlığı tarafından 17 Mayıs 2012 tarihinde yapılan açıklamayı kuvvetle desteklemektedir.
Certain parts of the maritime areas in the west of the Island included in the so-called tender opened by GCA overlap with Turkey’s continental shelf in the Mediterranean Sea. Turkey, as was already declared before, will not allow any activity over these areas.
GKRY’nin açtığı sözde ihaleye konu olan deniz alanlarının Ada’nın batısındaki bir bölümü Türkiye’nin Akdeniz’deki kıta sahanlığı alanı ile çakışmaktadır. Türkiye evvelce açıkladığı gibi, bu alanlarda hiçbir faaliyete müsaade etmeyecektir.
On the other hand, most of the maritime areas in the south of the Island included in this so-called tender overlap with the licence areas given to the TPAO by TRNC.
Sözde ihaleye konu olan deniz alanlarının Ada’nın güneyindeki büyük bölümü ise KKTC’nin TPAO şirketine verdiği ruhsat sahaları ile çakışmaktadır.
Any activity of international oil companies in these areas in future would bring them into confrontation with TRNC and TPAO and caused undesired tension. Turkey, as was already declared before, acting upon its responsibilities as a motherland and a guarantor power, will give every support to TRNC.
Uluslararası petrol şirketlerinin bu alanlarda ileride faaliyette bulunmaları, KKTC ve TPAO ile karşı karşıya gelmelerine ve arzu edilmeyen gerginliklerin ortaya çıkmasına sebep olabilecektir. Türkiye bu durumda evvelce açıkladığı gibi anavatan ve garantör ülke sorumluluğu içinde, KKTC’ye her türlü desteği verecektir.
Hence, it goes without saying that any activity of international oil companies in these areas will definitely lead to new problems.
Dolayısıyla uluslararası petrol şirketlerinin tüm bu ihtilaflı sahalarda faaliyette bulunmalarının yaratacağı sakıncalar izahtan varestedir.
Therefore, like TRNC, Turkey also urges the countries concerned and the relevant oil companies to act with common sense and particularly refrain from any activity in these areas which are disputed especially due to the Cyprus issue, and withdraw from the said tender.
Bu nedenle KKTC gibi biz de ilgili ülkeler ve petrol şirketlerini sağduyulu hareket etmeye ve özellikle Kıbrıs meselesi bakımından ihtilaflı olan bu deniz alanlarında faaliyet göstermemeye ve bahsekonu ihaleden çekilmeye davet ediyoruz.
In spite of all our warnings, in case these companies enter into cooperation with the GCA in the field of natural gas, ignoring the rights of the Turkish Cypriots, this will lead to a tension in the region and the responsibility will rest upon these companies.
Bu uyarılarımıza rağmen sözkonusu şirketlerin Kıbrıs Türklerinin haklarını yok sayarak GKRY ile doğal gaz konusunda işbirliğine girmeleri bölgede gerginliğin ortaya çıkmasına sebebiyet verecek ve bunun sorumluluğu da sözkonusu şirketlerde olacaktır.
Moreover, as it was stated by our Prime Minister, those companies cooperating with GCA will in no way be allowed to take part in Turkey’s future energy projects.
Diğer taraftan, Sayın Başbakanımızın da evvelce ifade ettikleri üzere, GKRY ile işbirliği yapacak şirketlerin gelecekte Türkiye’de enerji projelerine dahil edilmesi sözkonusu olmayacaktır.
Our views are also brought to the attention of the relevant countries through diplomatic channels.
Tüm bu görüşlerimiz ilgili ülkelerin dikkatine Bakanlığımızca diplomatik kanallardan da getirilmektedir.
Kaynak:http://www.mfa.gov.tr/
0 yorum:
Yorum Gönder